Yüce Allah buyuruyor:
(Ya Muhammed!) Sana kadınların âdet hâlinden soruyorlar? De ki: O bir rahatsızlıktır. Bu nedenle âdet hâlindeki kadınlar (la cinsel ilişki) den uzak durun. Temizleninceye kadar onlara (cinsel ilişki için) yaklaşmayın. (Bakara - 222 )
Allah (c.c.) âdet hâlinin kadınlar için bedensel ve psikolojik açıdan bir rahatsızlık olduğunu bildiriyor ve bu nedenle âdet hâlindeki kadınlarla cinsel ilişkide bulunmayı yasaklıyor.
Gerçekten âdet hâlindeki kadınların vücut ısılarında, tansiyonlarında, nabız atışlarında ve vücutlarının farklı fonksiyonlarında bazı değişiklikler olur. Ayrıca bazı kızlarda ve doğum yapmayan genç hanımlarda, karnın alt bölgesinden başlayıp sırta doğru yayılan kramp şeklinde ağrılar olur. Bu tür rahatsızlıklar bedensel ve psikolojik açıdan kadınları etkilediğinden, âdet hâlindeki kadınların daha fazla ilgiye, sevgiye, dinlenmeye ve ruhsal huzura ihtiyacı vardır.
Ne yazık ki, İslâm'dan önceki câhiliye döneminin müşrikleri ve yahudiler, âdet hâlindeki kadınlarla aynı odada oturmaz, birlikte yemek yemez, aynı yatakta yatmaz ve onların pişirdiği yemekleri yemezlerdi. O dönemde âdet hâlindeki kadınlara âdeta bir suçlu gözü ile bakılır, toplumdan dışlanır, aşağılanır ve onlarla ilgilenen olmazdı.
İslâm, âdet hâlindeki kadınlara karşı yapılan bu tür haksız ve aşağılayıcı uygulamaları kaldırıp, onları topluma kazandırdı ve yalnızca cinsel ilişkiyi yasakladı. İslâm'a göre, âdet hâlindeki kadınların dizleri ile göbek aralarını örtmek (pijama giymek) koşulu ile eşleri ile aynı yatakta yatmalarında hiçbir sakınca yoktur ve cinsel ilişkinin dışında başka bir kısıtlama yoktur.
Âdet hâlindeki kadınların cinsel ilişkinin dışında;
Namaz kılmaları, oruç tutmaları, Kur'an okumaları, Kur'an'a ve Kur'an'dan âyetler yazılı olan bir şeye dokunmaları, mescitlere girmeleri ve Kâbe’yi tavaf etmeleri yasaklanmıştır.
Âdet hâlindeki kadınlar Ramazan ayında özür nedeni ile tutamadıkları oruçlarını bayramdan sonra temizlenince kaza ederler, özür nedeni ile kılamadıkları namazlarını ise temizlenince kaza etmezler.
Vakti içinde farz namazını kılarken âdet gören kadın, derhal namazdan çıkar ve temizlenince başlamış olduğu bu namazı kaza etmez. Nâfile namaz kılarken âdet gören kadın ise başlamış olduğu namazı temizlenince kaza eder.
Ramazan ya da kaza orucu tutarken âdet gören kadının, temizlenince bu oruçları tutması farz, nâfile oruç tutarken âdet gören kadının başlamış olduğu bu orucu tutması da vâcibdir.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Cünub (olanlar) ve âdet hâlindeki kadınlar, Kur’an’dan bir şey okuyamaz. (Tirmizî - İbni Mâce)
Şâfî'ye göre, hadisteki şey'enin tenvînî (iki üstün) kıllet (azlık) içindir. Bu nedenle cünuplar ve âdet hâlinde olan kadınlar, az ya da çok Kur'an'dan hiçbir şey okuyamazlar.
Hanefî'ye göre, bir âyetin tamamını okumak haram, bir âyetten kısa olursa câizdir (okuyabilir).
Mâlikî'ye göre, cünup olanların Kur'an okumaları haram olmakla birlikte, âdet hâlindeki kadınların ibâdet niyeti ile değil, unutmamak için Kur'an okumaları câizdir, yani olabilir.
Ancak Mâlikî mezhebindeki bu görüş, Kur'an ve sünnete dayanmadığı gibi, ayrıca usûl-ü fıkıhtaki "farz ile haram çatışınca, haram işlememek için farz ertelenir" kuralına da ters düşmektedir.
Namazın dışında Kur'an okumak farz değil sünnettir. Haram işlememek için farzlar bile ertelenirken, Kur'an ve sünnet'e dayanmayan câizdir (olabilir) görüşü ile haram işlenemez.
Âdet hâlindeki kadın, eli ile dokunmama koşulu ile Kur'an'a bakabilir ve hece hece ya da kelime kelime okuyarak yavrularına, öğrencilerine Kur'an okumasını öğretebilir. Rabbena âtinâ ve Rabbenağfirlî gibi dua anlamındaki âyetleri de dua niyeti ile okuyabilirler. Ayrıca dilediği kadar zikir, tevbe, istiğfar, tesbihat ve dua yapabilir ve Peygamberimize bol bol salâvât-ı şerîfe getirebilir.
Düzensiz âdet bozukluklarından şikâyeti olan kadınlar, fazla doğum kontrol hapı kullanmamalı, çok çalışıp aşırı yorulmamalı, stresten, gerilimden, evhamdan, bunalımdan kaçınmalı ve çevre kirliliği olan yerlerden uzak durmalıdır.
***
Ahmet Tomor
A'dan Z'ye İslami Bilgiler
KADINLARIN ADET VE NİFAS HALLERİ KONULU SOHBETİMİZ
Comments