Yüce Allah buyuruyor:
O (Allah) ki, gökleri ve yeri hak ile yaratandır. “OL” dediği gün (her şey) oluverir. O’nun sözü haktır. Sûr’a üflendiği gün de egemenlik O’nundur. (En’âm - 73)
Yüce Allah’ın bir “OL” emrini vermesi ve Hz. İsrâfil’in Sûra üflemesi ile kıyâmet olayı başlayacak, göklerin, yerin düzeni kökten değişip yeni bir düzen kurulacak ve kıyâmet olayı Yüce Allah’ın kesin emri, denetimi, kontrolü ve egemenliği altında gerçekleşecek.
Kıyâmet koparken canlılar!
Yüce Allah buyuruyor:
Sur’a üfürüldüğünde Allah’ın dilediklerinin dışında, göklerdeki ve yerdeki bütün varlıklar korkudan düşüp ölecek. (Zümer - 68)
Hz. İsrâfil Sûra üfleyince yerleri, gökleri kapsayan çok korkunç bir ses ve sarsıntı olacak. Bu sesin, sarsıntının etkisiyle,
Cebrâil, Mikâil, Azrâil, İsrâfil, Hamele-i Arş, cennet ve cehennem meleklerinin dışında, göklerdeki ve yerdeki bütün canlılar korkudan çıldırıp ölecek.
Kıyâmet koparken dağlar!
Yüce Allah buyuruyor:
Yeryüzü şiddetli bir sarsıntı ile sarsıldığı, dağlar (havada uçuşup) paramparça edildiği ve (sonra) dağılıp toz haline dönüştüğü zaman. (Vâkı’a - 4 - 6)
Yer kabuğu şiddetli sarsıntılarla alt üst olurken, yerlerinden kopup havada uçuşan dağlar da birbiriyle çarpışıp toz duman olacak ve yeryüzü girintisiz, çıkıntısız dümdüz bir şekil alacak.
Kıyâmet koparken dünya ve gökler!
Yüce Allah buyuruyor:
O gün dünya, başka bir dünyaya ve gökler de (başka düzene) dönüştürülecek. (İbrahim - 48)
Hz. İsrâfil’in Sûra üflemesi ile çıkan evrensel boyutlardaki ses ve sarsıntının etkisiyle, çekim, kimya ve fizik kanunları geçersiz olacak, atomlar parçalanıp başka maddelere dönüşecek, dünyanın ve göklerin bugünkü yapısı kökten değişip yeni ve kalıcı bir düzen kurulacak.
Kıyâmet koparken güneş ve yıldızlar!
Yüce Allah buyuruyor:
Güneş (kararıp) dürüldüğü ve yıldızlar dağılıp saçıldığı zaman. (Tekvîr - 1 - 2)
Bir hidrojen-helyum reaktörü olan güneş, alevler halinde parlayan ve kızgın gaz kümelerinden oluşan küre şeklinde korkunç bir enerji deposudur. Aşırı ısıdan dolayı çekim gücünü yitiren güneşteki atomlar, serbest gaz halinde bulunmaktadır.
Serbest gaz halindeki atomların toplanıp dürülmeleri için, güneşteki enerjinin düşürülmesi yani hidrojen-helyum reaktörünün çalışmasının durdurulması gerekmektedir.
Peki güneşteki hidrojen-helyum reaktörünü kim durdurabilir?
Kuşkusuz ancak ve ancak ALLAH!.. Ne büyüksün Allah’ım sen, Sana kurban olayım ben.
İşte kıyâmet koparken Yüce Allah güneşteki hidrojen-helyum reaktörünü durdurunca, tekrar çekim gücünü kazanan atomlar bir araya gelip toplanacak ve enerjisi tükenen güneş kararıp dürülecek.
Yıldızlara gelince,
Onlar da güneş gibi alevler halinde parlayan ve kızgın gaz kümelerinden oluşan küre şeklinde korkunç enerji depolarıdır. Uzayda güneşten çok daha büyük, daha süratli ve daha fazla enerji saçan trilyonlarca yıldız vardır.
İşte kıyâmet koparken merkezindeki hidrojen atomlarının tamamını bir anda tüketecek olan yıldızlar, önce kıpkızıl yoğun helyum koruna dönüşüp genişleyecek ve ardından yayılan enerji dalgaları çok korkunç bir şekilde infilak edip uzayda dağılacak.
Yüce Allah buyuruyor:
Gök yarılıp da yanan zeytinyağı tortusu (ya da kızıl deri) gibi gül rengini aldığı zaman. (Rahman - 37)
Korkunç enerji deposu olan trilyonlarca yıldızın aynı anda genişleyip infilak etmeleri ve parçalanıp uzayda dağılmaları, katrilyonlarca ton atom bombasının aynı anda infilak etmesinden çok daha korkunç ve şiddetli olacağından,
Gökyüzünü yanan zeytinyağı tortusu gibi alevler kaplayacak ve kızıl gül rengini alacak.
Sonuç!..
Kıyâmet olayı ile bugünkü denge-düzen kökten değişecek, yerdeki, gökteki katı, sıvı ve gaz halindeki atomlar parçalanıp kalıcı, istikrarlı maddelere dönüşecek. Sonra Hz. İsrâfil’in ikinci defa Sûra üflemesi ile insanlar yeniden dirilip mahşer’de toplanacak ve Âhiret âlemi başlayacak.
Bizim görevimiz ölüm ve kıyâmet korkusu ile yaşamak değil, ölüm ve kıyâmetten sonrası için gereken hazırlığı yapmak ve o güzelim cennete aday olmaktır.
***
Ahmet Tomor Hocaefendi
KIYÂMET NASIL KOPACAK KONULU SOHBETİMİZ
Comments