Sözlükte, şarka (doğuya) doğru gitmeye ve etleri pastırma gibi kesip güneşte kurutmaya teşrik denir. Zilhicce ayının 9. gününe arefe, 10. gününe “nahr günü”, 11, 12 ve 13. günlerine de “teşrik günleri” denir. Ramazan bayramının arefesi yoktur, çünkü o gün Ramazan'dır.
Hanefî'de İmâm-ı Ebû Yusuf ile İmâm-ı Muhammed'in ictihadına göre, arefe günü sabah namazından bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar 23 vakitte sadece farz namazlarının peşinden bir defa, Allahu ekber Allahu ekber, lâ ilâhe illâllahu vallahu ekber, Allahu ekber ve lillâhi'lhamd diye tekbir getirmek, namaz kılmakla yükümlü olan erkek-kadın herkese vâciptir.
Şâfî'de de bu 23 vakitte, Allahu ekber Allahu ekber Allahu ekber, (üç defa) lâ ilâhe illallahu vallahu ekber, Allahu ekber ve lillâhi'l-hamd diye tekbir getirmek sünnet, sonra Allahu ekber kebîra, velhamdü lillâhi kesîra ve sübhânallahi bukreten ve esîlâ yı ilâve etmek müstehabdır.
[[[
Ateşe atılma, Filistin'e göç etme, çok sevdiği yavrusu Hz. İsmail ile annesi Hz. Hacer'i ıssız ve susuz çöle tek başlarına bırakma ve öz yavrusu Hz. İsmail'i kendi eli ile Allah yolunda kurban etme gibi en büyük mânevî sınavlara tâbi tutulan Hz. İbrahim aleyhisselâm,
Çok sevdiği yavrusu Hz. İsmail'i Allah yolunda kurban etmek için yere yatırıp boğazına bıçağı dayamış ve yavrusu da Allah yolunda kurban olmak üzere babasına teslim olup boynunu uzatmıştı.
Hz. İsmail'in yerine kurban edilmek üzere cennetten bir koç getirmekte olan Hz. Cebrâil, gözü yaşlı babanın oğlunun boğazına bıçağı dayadığını ve oğlunun da babasına tam teslim olduğunu görünce şaşkına döndü ve “Allahu Ekber Allahu Ekber” diye tekbir aldı. Hz. İbrahim başını kaldırıp Hz. Cebrâil'i görünce, “Lâ ilâhe illâllahu vallahu ekber” dedi. Hz. Cebrâil'in bir koç ile geldiğini gören bıçak altındaki Hz. İsmâil de, “Allahu ekber ve lillâhi'lhamd” dedi.
Hz. Cebrâil, “Al bunu İsmâil'in yerine kurban et” diye cennetten getirdiği koçu Hz. İbrahim'e teslim edince, baba-oğul birbirlerine sarılıp ağlaştılar ve Allah'a şükredip secdeye kapandılar.
Atalarımız, “Kasap et derdinde, koyun da can derdinde” demişler. Bizlerde bayramlarda kurban kestiğimiz zaman kasaplar gibi sadece et derdinde olmayalım, biraz da Hz. İbrahim ile Hz. İsmail olayını hatırlayalım ve Allahu Ekber diye teşrik tekbirlerini cân-ı gönülden getirelim!..
***
Ahmet Tomor Hocaefendi
HAC, TEKBİR VE KURBAN BAYRAMI İLE İLGİLİ MESELELER KONULU SOHBETİMİZ
Comments